ağzının kaşığı olmamak Deyiminin Anlamı Nedir?

İrtibatı Koparmayalım!

anlaminedir.com

AnlamiNedir

NedirAnlami

AĞZININ KAŞIĞI OLMAMAK deyiminin anlamı nedir?

ağzının kaşığı olmamak deyimi

(bir şey, birinin) (1) bir şey, birinin becerebileceği, uğraşabileceği işlerden olmamak. örnek: Ticaret onun ağzının kaşığı değildir. (2) bir şey, birinin sözünü edemeyeceği bir değerde olmak. örnek: Dostluk onun ağzının kaşığı değildir.

kaşık

1171 10

Bu deyimler de ilginizi çekebilir...

Son Sorgulanan Deyimler

Deyim

Anlamı

ağzının kaşığı olmamak

(bir şey, birinin) (1) bir şey, birinin becerebileceği, uğraşabileceği işlerden olmamak. örnek: Ticaret onun ağzının kaşığı değildir. (2) bir şey, birinin sözünü edemeyeceği bir değerde olmak. örnek: Dostluk onun ağzının kaşığı değildir.

arkasına bakmadan gitmek

bir yerden, geride kalanlara ya da olanlara hiç bakmaksızın ayrılmak, kaçarcasına gitmek. örnek: Sıkıyı görünce arkasına bakmadan gitti.

beyaz yalan

kimseye bir zararı dokunmayan, kimi durumlarda yararlı bile olabilen, sevimli yalan.

suyunca gitmek

Bir kimseyi öfkelendirmeyecek biçimde hareket edip davranışlarını onun isteğine, eğilimlerine uydurmak.?Aman kızım kocanın suyunca git de sana zarar vermesin.?

apışıp kalmak

çok şaşırmak, ne yapacağını kestirememek, bilememek, şaşırıp kalmak. örnek: Haberi duyunca apışıp kaldı.

boşa çıkarmak

(umut, beklenti vb. için) gerçekleşmesini, yerine gelmesini, olmasını önlemek, gerçekleştirmemek, örnek: Oğlu onun umudunu boşa çıkardı.

giyim kuşam

giyilecek her şey, üst baş. örnek: Kış geldi mi giyim kuşam derdi artar.

dili tutuk

kolaylıkla konuşamayan.

göbek havası

(1) sanat değeri bulunmayan, eğlenmek, göbek atmak için çalınan ya da söylenen oyun havaları, göbek atarak oynamaya uygun müzik. (2) mecaz çok eğlenceli durum. örnek: Radyo bir göbek havası çalıyordu.

gönül ister ki

"isterim ama olmuyor, yapmak elimden gelmiyor vb." anlamında söylenir, örnek: Şimdilik bunu veriyorum, gönül ister ki daha çok olsun.

ağır basmak

(1) ağırlıkça fazla gelmek, daha ağır olmak. örnek: Kefenin o yanı ağır bastı. (2) ötekilerden daha etkili bir güç kullanarak istediğini yaptırmak. örnek: Adam ağır bastı, iş onda kaldı. (3) (bir şeyin) etkisi üstün gelmek, örnek: Yazarlığı ağır bastı, ressamlığı bıraktı.

açık kalpli

mecaz düşündüğünü hiçbir art niyet gütmeden, açıkça ve içtenlikle söyleyen, içi dışı bir, içten, içi temiz (kimse).

Yayın Ağımız

Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.